Eskişehir Valiliği Kararı Türkiye’de Bir İlk
Eskişehir Valiliği, Türkiye’de bir ilke imza olacak bir yasak kararı alarak LGBTİ Onur Haftası etkinliklerini yasakladı. Yapılan açıklamada, etkinliklerin genel ahlaka karşı tutum ve davranışlar içerebileceği ve toplumun tepkisine yol açabileceği vurgulandı. Kararın yarından itibaren geçerli olacağı belirtildi.
Eskişehir Valiliği resmi bir açıklama yaparak kamuoyunu bilgilendirdi. Yayımlanan kamu duyurusunda şu ifadelere yer verildi:
“Basın yayın organları ve sosyal medya platformlarından kimi LGBTİ dernekleri, benzeri oluşumlar ve gruplar tarafından, Haziran ayının sonlarında ‘Onur Haftası’ adı altında ilimizin de aralarında yer aldığı bazı illerde etkinlikler gerçekleştirmek istendiği, genel ahlaka karşı bir takım tutum ve davranışlar içeren bu tür etkinliklerin toplumun tepkisine yol açabileceği, radikal görüşlere sahip kimi kişi ve gruplar tarafından, sosyal medya platformları ve bazı basın yayın organları üzerinden yapılması istenen etkinliklere karşı tepki gösterdiği; tüm bunlar göz önüne alındığında yapılmak istenen etkinliklerin her türlü provokasyona ve eyleme açık olduğu, toplumda farklı görüşteki grupların bir araya gelerek çıkarılması muhtemel olaylar ile kamu huzuru ve genel asayişin bozulabileceği, özellikle açık yer toplantılarına katılacaklar da dahil olmak üzere halkın huzur ve güvenliğinin, kişi dokunulmazlığının, tasarrufa müteallik emniyetin, genel sağlığın ve genel ahlakın, başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunmasının zafiyete uğrayabileceği değerlendirilmektedir.”
Karar Tartışmalara Yol Açtı
Eskişehir Valiliği’nin aldığı karara göre, LGBTİ dernekleri, benzeri oluşumlar ve gruplar tarafından yapılacak her türlü etkinlik 30 gün boyunca yasaklanmıştır. Yasaklama kararı, Eskişehir Valiliği’nin 14.06.2023 tarihli kararıyla 15.06.2023 tarihinden itibaren başlayıp 14.07.2023 tarihine kadar geçerli olacaktır.
Bu karar, LGBTİ Onur Haftası etkinliklerine ilişkin tartışmalara ve toplumda farklı görüşlerin ortaya çıkmasına neden olabilir. Yasaklama kararının gerekçesi, etkinliklerin genel ahlaka uygun olmadığı ve toplumun tepkisine yol açabileceği endişesiyle açıklanmıştır. Ancak, bu karar bazı kesimler tarafından eleştirilebilir ve insan hakları konusunda endişelere yol açabilir.
